8 Temmuz 2006 Cumartesi

Trafik Kazaları ve Samsun



TRAFİK VE YOL GÜVENLİĞİ İLE YERŞEKİLLERİ VE HAVA
KOŞULLARI ARASINDAKİ İLİŞKİLER: SAMSUN ÖRNEĞİ
Ahmet NİŞANCI, Kemalettin ŞAHİN
Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Coğrafya Bölümü, Samsun.

Özet
Ülkemizin karayolu ve demiryolu güzergahları ile hava meydanları ve liman tesislerinin bulunduğu yörelerde yer seçimi ve sonraki kullanımları sırasında trafik ve yol güvenliği bakımlarından yerşekilleri ile iklim ve hava koşullarının göz önüne alınması birinci öncelikli konular arasında olmalıdır. Özellikle bu alt yapı tesislerinin kullanımları sırasında ülkemizin iklim koşullarıyla, kısa zaman aralıklarında (üç-beş gün veya bir hafta gibi) değişen “mevsimlik hava tipleri” (veya hava durumları)’nden kaynaklanan özellikler ve bunların olumsuz etkileri, üzerinde durulmaya değer konular olarak görülmektedir. Böylece ülkemizin engebeli ve derin vadilerle yarılmış dağlık ve platoluk yörelerinden geçen yol güzergahları boyunca, özellikle kış günlerinin donlu, sisli, kar yağışlı vb. gibi hava koşulları nedeniyle kapanan veya yol güvenliğinin tehlikeye girdiği kesimleri ile kazaları afet şekline dönüştüğü yerlerin haritalanması uygulamaya dönük çalışmalar arasında yer almalıdır. Örnek olması bakımından, Samsun ili toprakları içinde ele alınacak böyle bir çalışmada amaç, karayolu ve demiryolu güzergahları üzerinde “risk” teşkil edebilecek arazi kesimleri ile “Karadeniz etkili nemli-ılıman iklim tipi”nin egemen olduğu yörede ulaşım yolları ve hava meydanı ile liman tesislerinin bulunduğu kesimlerde beklenmedik hava şartlarının doğurduğu olumsuz etkileri üzerinde durmak; alınacak önlemleri etkin kılmaktır.

THE RELATIONS BETWEEN WEATHER AND TOPOGRAPHY
IN TRAFFIC AND ROAD SAFETY
Abstract
The topography with climate and weather conditions are an factor in the determine of railway, roadway lines, and airport with harbour facilities. The climate of Turkey and in the short-time flections “seasonal weather types“(or weather conditions) is an important subject in the construction of in structure (harbour, airport, railway and roadway). Mountains plateau, and narrow valley, where especially the roads close due to frosty, foggy, and snowy, should be mapped. Because, these are places that road safety is risky, and accidents is disastrous. The objectives of this study were to take measures and emphasize the negative effects of unexpected  weather conditions in the railway, roadway, airport and harbour in Samsun province, in which humidity-warm temperature climate type is effective.

Giriş

Kazaların oluşumunda birinci derecede insan faktörü olmakla birlikte ulaşım faaliyetlerinin fiziki coğrafya koşullarından olan topografya ile ilişkisi önem taşımaktadır. Önemli fiziki engeller (dağlar, ekstrem iklim koşullarının görüldüğü yerler) karayolu ve demiryolu ulaşımını olumsuz yönde etkilemektedir.

Genel olarak karayolları ve demiryolları topografyaya uygun olarak gelişmiştir. Yol güzergahları üzerinde dağlık bölgelerin aşılmasını kolaylaştıran geçitler, her ne kadar kara ve demiryolları topografyadan doğrudan etkilenmiş olsalar bile, hava ve deniz yolları da kalkış ve varış yerlerinin karalarda olmaları nedeniyle topografyayla ilgilidir. Nitekim, hava alanlarının bulunduğu yerlerin dağlardan uzak olması gerekmektedir. Deniz yolları da doğal koylar ve geniş hinterlanda sahip olmalarıyla değer kazanmaktadır.Gerçekten denizyollarının gelişmesinde korunmalı, doğal limanların
büyük rolü olmuştur (Tümertekin, 1987).

Yol ve trafik güvenliği bakımından vadiler, geçit yerleri ve tepe üsleri gibi eğimli alanlar risk teşkil etmektedirler. Nitekim, 2000 yılında Türkiye genelinde meydana gelen 65.289 trafik kazasının (ölümlü-yaralanmalı) % 85.19’u düz yollarda kaydedilmişse de, % 14.81’ i virajlarda (muhtemelen topoğrafik nedenler) meydana gelmiştir. Diğer yandan aynı yıl içinde meydana gelen kazaların (ölümlü-yaralanmalı) % 75.97’si eğimsiz (düzlük alanlarda); % 24.03’ü hafif eğimli, dik eğimli ve tepe üstü gibi yerlerde oluşmuştur (KGM, 2003).

Trafik ve yol güvenliğini olumsuz yönde etkileyen iklim elemanlarından biri yağışlardır. Yağışlı günlerde yollar kaygan hale gelmekte; yoğun kar yağışı, özellikle engebeli arazi kesimlerinde ve çukur-dulda yerlerde biriken kalın kar örtüsü zaman zaman ulaşımı imkansız hale getirmektedir. Nitekim, 24-25 Mart 2003 tarihinde yurt genelinde görülen kar ve tipi nedeniyle pek çok yerleşmeler arası karayolu ulaşımı kesintiye uğramıştır.

Sağanak yağışlar yollarda trafik akışını yavaşlatmakta, karayolu üzerinde yer yer oluşan su birikintileri trafiği aksatabilmekte, kazalara yol açabilmektedir. Samsun liman müdürlüğünden alınan bilgilere göre, yağışların geminin seyri üzerine doğrudan etkisi olmadığı; ancak gemi yükünün boşaltılması-yüklenilmesinde güçlükler meydana getirdiği ifade edilmiştir. Bununla birlikte özellikle yoğun sisin deniz ulaşımında önemli bir engelleyici rolü olduğu vurgulanmıştır. Örneğin, Samsun limanına ayda ortalama 95-100 gemi geldiği bunun ancak % 10’un kötü hava şartlarından etkilendikleri belirtilmiştir.

Hava yolu ulaşımının hava şartlarından doğrudan etkilendiği bilinmektedir. Nitekim, iklim koşullarının ulaşım sektöründeki etkisi hava alanının yer seçimi ile başlar. Klimatik olaylardan türbülans ve troposferde meydana gelen uçuşlarda buzlanma hava ulaşımını etkileyen diğer faktörlerdir. Sisin tüm ulaşım sistemlerindeki yeri önemli olmakla birlikte havacılık üzerindeki etkisi çok daha önemlidir.

Yukarıda fiziki coğrafya özelliklerinden hava olayları ile topografya koşullarının ulaşıma olan etkileri ana hatlarıyla açıklanmaya çalışılmıştır. Bu araştırmada Samsun il olarak karayolu ve demiryolunun geçtiği güzergahlar ile liman ve hava alanlarının bulunduğu yerlerdeki topografya ile sahanın iklim koşulları göz önüne alınmıştır.

Bununla birlikte mevsimlik hava tipleri ve hava durumlarının yol güvenliği ve ulaşım aksaklıkları bakımından risk teşkil eden arazi kesimleri ve hava şartlarının etkileri mevcut istatistik bilgiler çerçevesinde değerlendirilmiştir. Trafik ve yol güvenliğini etkileyen diğer koşullar yanında arazi koşullarının ve hava şartlarının da etkili bir faktör olduğu düşünülerek böyle bir çalışma ele alınmıştır.

Bu bağlamda 2002 yılında Samsun ilinde (şehir içi, şehir dışı) meydana gelen kazaların günlük kaza raporları Samsun Emniyet Müdürlüğü Trafik Şubesi istatistik bölümünden elde edilmiştir. Yaklaşık, 10.000 civarında günlük kaza raporları gözden geçirilmiştir. Bununla birlikte Samsun demiryolları müdürlüğünden son 5 yılda ekstrem hava olaylarının ve topografyanın demiryolu ulaşımını aksattığı günler belirlenmiştir. Ayrıca, deniz yollarından son 5 yılda gemi ulaşımını aksatan hava durumları ve etkileri konusunda bilgi edinilmiştir.

Yukarıda elde edilen veriler istatistiki yöntemlerle analiz edilmiştir. Böylece Samsun ilinde bilhassa karayolunda görülen trafik ve yol güvenliğine risk teşkil eden topografya ve belli hava koşulları ile olan ilişkileri açıklanmaya çalışılmıştır.

Samsun’un Konumu ve Yeryüzü Şekilleri
Samsun, matematik konumu itibarıyla 40050’-41051’ kuzey enlemleri ile 34o 25’- 37 08’ doğu boylamları arasında bulunmaktadır. İl sınırları içinde toplam 9.579 km2 lik bir alan kaplamaktadır. Karadeniz, ilin kuzeydeki doğal sınırını oluşturmaktadır.

Doğusunda Ordu ili, batısında Sinop, güneyinde Tokat, Amasya ve Çorum ili ile çevrili bulunmaktadır. Bafra ve Çarşamba Ovaları ile Türkiye’nin önemli iki akarsuyu olan Kızılırmak ve Yeşilırmak akarsularının aşağı çığırları da Samsun ili topraklarında yer almaktadır. Belirtilen sınırları ve boyutları içinde Samsun ili kıyıdan itibaren yer şekilleri bakımından;

a)      Kıyı boyu düzlükleri ve delta ovaları (Bafra, Çarşamba) ile akarsu vadi tabanı düzlükleri,
b)      b)Eğimli yamaç araziler (falez diklikleri ve vadi yamaçları dahil),
c)       Alçak plato düzlükleri (yer yer “sırt ve eşik alanlar” şeklinde uzanmaktadırlar),
d)      Dağlık ve tepelik alanlar,
e)      İç kesimlerdeki havza ve ovalık alanlar (Vezirköprü, Ladik) ayrılmaktadır.

Karayolu ve demiryolu güzergahları üzerinde, yol ve trafik güvenliği bakımından “risk” teşkil eden ve “kara nokta” olarak nitelendirilen kesimler özellikle vadi yamaçları ve eğimli topografya şekillerinin bulunduğu yerlerdir. (Örnek, Çakallı mevkii, Samsun-Kavak arasının 25-35. km arası). Benzer durum kıyı boyu düzlük alanlardan yarlı (falezli) dik kıyı kesimlerinde “burun” şeklinde denize doğru uzanan yol yarmaları ve kısmen “dolgu alanı” şeklinde kazanılan arazi kesimlerde daralan ve virajların yer aldığı güzergahlar için de geçerlidir.

Samsun’da Kızılırmak, Yeşilırmak, Kürtün Çayı ve Mert Irmağı, irili-ufaklı delta düzlükleri gerisinde dar ve derin vadiler içinde akmakta; önemli karayolu ve demiryolu güzergahları yer yer Mert ve Kürtün vadi tabanı düzlük veya yamaçlarından geçmektedir.

Eğimli araziler, sadece vadi yamaçlarına sınırlı olmayıp, kıyı boyu düzlüklerin hemen gerisinde de uzanmakta; sık bir vadi ağı ile parçalanmış alçak plato düzlüklerine geçilmektedir.

İklim Koşulları

Kuzeyde nemli-ılıman iklim tipi’nin etki alanı içinde kalan Bafra-Samsun-Çarşamba kıyı yörelerinden güneye (Vezirköprü-Havza-Ladik yöreleri) gidildikçe ve çevre dağlık –tepelik alanlara doğru çıkıldıkça topografyaya bağlı olarak lokal (yerel) iklim farklılıkları meydana gelmektedir (Nişancı, 1989).

Bu farklar kısaca, kıyı yörelerinde denizsellik; iç kesimlerde karasallık etkisi; dağlık-tepelik alanlarda ise yükseklik faktörüyle açıklanmaktadır. Nitekim, trafik ve yol güvenliğini olumsuz yönde etkileyeceği düşünülen hava ve iklim koşullarından yağış miktarı ve yağışlı günler sayısı dağlık-tepelik alanlara çıkıldıkça artmakta; düzlük alanlara gidildikçe azalmaktadır. Buna karşılık, kış soğuklarının etkisi ile don olayı; kar yağışlı ve karla örtülü günler sayısı artmakta ; hava nemi artışı etkisinde de kıyı yörelerinde sisli ve bulutlu günler sayısı fazlalaşmakta; yine özellikle topografyaya bağlı sis örtüsü ilkbahar aylarında içerilere doğru dar ve derin vadi çukurluklarında yoğun olarak görülmektedir. Yağış rejimi ve yağış etkinliği de aynı yönde değişmekte; iç kısımlarda şiddetli sağanak yağışlı günler özellikle ilkbahar yaz başlarında kaydedilmektedir


Samsun İlinde Yol ve Trafik Güvenliği
Kayıtlara geçen trafik kazalarının sayısı, 1990’da yaklaşık 115,000’den 1999’da 466,000’e yükselmiştir (bu da yıllık ortalama yüzde 17’lik bir artışa karşılık gelmektedir). 2000’de bu rakam 501,000’dir. Yaralanmaların sayısı ise, 1990’da 88,000’den 1999’da 126,000’e yükselmiştir (bu da yılda yüzde 4’lük bir artışa karşılık gelmektedir). 2000’de bu rakam 135,000’dir. Sözkonusu süre içinde kayıtlara geçen ölenlerin sayısı, 1990’da 6,300 iken 1999’da 6,100 olmuştur (bu da yıllık 0.4’lük bir düşüşe karşılık gelmektedir). 2000’de bu rakam 5,600 olmuştur (2). Samsun’da da 2000 yılından itibaren trafik kaza sayılarında azalmalar görülmektedir.

2002 yılında Samsun’da meydana gelen kazaların analizinden yaz ayları, kazaların yoğunlukla yaşandığı dönemdir. Bununla birlikte, yerleşme yerlerinde ölümlü kaza sayısı, yerleşme dışına göre daha azdır. Buna karşılık yerleşme yerlerinde yaralanmalı kaza sayısı şehir dışına göre daha yüksektir.

Yaz aylarında kazaların başlıca nedenleri arasında trafiğe çıkan araç sayısında görülen artışlar yanında sıcak ve bunaltıcı hava şartları sayılabilir. Birkaç günlük sıcak yaz günleri arasında görülen ani sağanak yağışlar yolların kayganlaşmasına neden olduğu bilinmektedir.

Samsun ilinde 2002 yılında ölümlü-yaralanmalı toplam 911 kaza meydana gelmiştir. Bunların 499’u (% 55) şehir içinde; 412 ‘si (% 45) yerleşme dışında kaydedilmiştir. Aynı yılda toplam 911 kazanın (ölümlü-yaralanmalı) % 70’i açık havalarda; % 13’ü bulutlu, % 3 sisli, % 12’si yağmurlu, % 2’si karlı günlerde; % 62’si gündüz, % 34’ü gece ve % 4‘ü ise alacakaranlık vakitlerinde meydana gelmiştir. Ayrıca, aynı yılda kaydedilen kazaların % 86’sı düz yollarda; % 14’ü ise virajlı yollarda tespit edilmiştir. Bununla birlikte kazaların 78’i eğimsiz güzergahlarda; % 22’si hafif eğimli, dik eğimli ve tepe üslerinde meydana geldiği dikkat çekicidir (EM, 2003).

Samsun Şehir İçi

Şehir merkezinde iyi boyu düzlükleri, yol güzergahı (dar kıyı şeridi) liman ve resmi kuruluşlar nedeniyle iskan alanı olarak kullanılmamaktadır. Şehirler arası karayolu bölünmüş yol olarak buradan geçmekte, ana artele paralel eski yollarda bu kesimde yer tutmaktadır. Kazaların çoğu bu kesimde(Atatürk bulvarı) belirlenmiştir.


Kıyı boyunca uzanan düzlüklerden sonra eğimli sahaya geçilmektedir. Buralar yer yer eski kıyı taraçalarına (50-100 m. genişlik) yer vermekte olup, yamaç arazide yer tutan yoğun iskan ve ticaret merkezlerinin bulunduğu kesimlerdir.

Taraça düzlükleri ile dik açıyla geçen eğim doğrultusunda sokak ve caddelerin yer tuttuğu bu kesimlerin günümüzden yaklaşık 30-40 yıl önce planlanmış olduğu ve bugün yetersiz kaldığı, caddeler dar ve trafik ihtiyacını karşılayamaz olduğu, çözüm olarak uygulanan tek yönlü gidişlerin de günümüzde şehir içi trafik sorununu çözmede yetersiz kalmaktadır.

Şehrin kuzeybatısında Atakum, Atakent ve Kurupelit gibi yerleşim alanları son yıllarda yerleşmelerin arttığı alanlardır. Burada yeni açılan çift yönlü yol ulaşıma uygun gibi görülmektedir. Ancak, yerleşim alanlarının yoğunluğu, alt yapı yetersizliği, şehir içinde aşılan hız limitleri gibi nedenlerle ulaşım zaman zaman aksayabilmekte ve trafik güvenliği açısından risk oluşturmaktadır.


Yerleşme Dışı

Samsun’da 2002 yılında yerleşme dışında 412 kaza kaydedilmiş, bunların % 67’i kıyı düzlüklerinden geçen (toplam kazaların Samsun’un doğusunda % 44’ü; Samsun’un batısında % 23’ü) ulaşım yolları üzerinde görülmüştür. % 33’ü ise Samsun’un kıyı gerisinde güneyde dağlık, platoluk ve yamaç arazilerde meydana gelmiştir(Tablo 4;Şekil 7). Bilhassa kıyı gerisindeki orta yükseklikteki dağların aşılması, vadi boyunca devam eden güzergahlarda yer yer tepe üstü, sırt ve virajlar trafikte yol güvenliğinde risk oluşturmaktadır. 2002 yılında Samsun’un kıyı gerisinde 90 km.lik yol boyunca meydana gelen kazaların analizinden şu sonuçlara ulaşılmıştır: Yolun 0-4. km. arasında hiç kaza kaydedilmemesine karşın; 5-9. km. arasında her km. yola bir kaza düşmektedir. 10-19. km. arasında 31 kaza meydana gelmiş (1 km. yola 3,1 kaza), özellikle 16 ve 17. km’de 10 kaza oluşmuştur (1 km. yol uzunluğuna 5 kaza). 34-35-36. km. ler arası 20 kaza olmuştur (km. başına 6,9 kaza düşmektedir). Bu kesimler akarsu vadisi boyunca görülen virajlı yerlerdir. Ayrıca, aynı güzergah boyunca 42. km. de 4 kaza meydana gelmiştir. Diğer mesafelerde ortalama 1 km.yola 1 kaza düşmektedir. Bu bölüm ise plato düzlüklerine karşılık gelmektedir.

Şehrin güneyinde meydana gelen kazaların günlük raporları ve hava durumları incelenmesi sonucu açık havalar dışında kazaların önemli bir çoğunluğu kış aylarında, yağışlı, sisli, karlı günlerde görülmüştür. Bu günlerde görülen kazaların günlük frekanslarının yüksekliği dikkat çekicidir.


Kış aylarında “merkezi alçak basınçlı hava durumları”nın görüldüğü devreler ile yaz aylarında “soğuk cephe sağanak yağışlı hava durumları” ile “soğuk damla durumları”nın görüldüğü günlerde kaza riskinin yüksek olduğu tespit edilmiştir.

Sonuç

Karadeniz bölgesinden (Orta ve Doğu Karadeniz bölümü) Türkiye’nin iç kesimlerine ulaşım Samsun’dan sağlanmaktadır. Samsun, kara, deniz, demir ve hava yolu ulaşımının yer aldığı önemli bir kenttir. Kuzey Anadolu dağlarının yükseltilerini önemli ölçüde kaybettiği, yer yer plato düzlüklerine yer veren bu alanda kara ve demir yolu ulaşımı büyük ölçüde vadi boyu güzergahları üzerinden sağlanmaktadır.

Kıyıda, nemli ılıman iklim tipi görülmekte, sonbahar ve kış yağışları önem arz etmektedir. İç kesimlerde ise, kış aylarında yağışlar kar şeklinde düşmekte, zaman zaman don’lu günler yaşanmaktadır. Bu durum trafik güvenliğini tehlikeye sokabilmektedir.

Samsun ilinde 2002 yılında yerleşme dışında 412 kaza kaydedilmiş, bunların % 67’i kıyı düzlüklerinde % 33’ü ise Samsun’un kıyı gerisinde güneyde dağlık, platoluk ve yamaç arazilerde meydana gelmiştir. Aynı yılda kazaların çoğunluğu yaz aylarında tespit edilmiştir. İlde meydana gelen kazaların (ölümlü-yaralanmalı) % 55’i yerleşme yerinde, % 45’i yerleşme dışında meydana gelmiştir. Kazaların, % 30’u yağışlı, sisli, bulutlu ve karlı günlerde; % 34’ü gece ve % 4’ü alacakaranlıkta; % 14’ü virajlı yollarda, % 22’si hafif eğimli, dik eğimli ve tepe üslerinde kaydedilmiştir.

Kıyı düzlükleri gerisinde yağışlı, sisli ve karlı günlerde kaydedilen kazaların % 48’i kış yarıyılında merkezi alçak basınçlı hava durumlarında, % 31’i ise yaz yarıyılında soğuk cephe sağanak yağışlı hava durumlarının etkili olduğu günlerde görülmüştür.

Samsun şehir içinde meydana gelen kazaların % 46’sı kıyı düzlüklerinde (bilhassa Atatürk bulvarı) meydana gelmiştir.

Öneriler

Trafik kazaları başta Türkiye genelinde olmak üzere Samsun’da da önemli bir sosyal sorundur. Kazaların % 98’i insan kaynakladır. Bu sorunun önüne geçebilmek için toplumun tüm kesimlerinin üzerine önemli görevler düşmektedir. Bunların ilki, eğitime ve eğitimcilere düşen görevdir. Aile içinden başlayarak tüm okul döneminde bireylere trafik eğitimi verilmelidir.

Teknik olarak yolların topoğrafik özellikleri dikkate alınarak kara noktalar olarak bilinen kesimlerde gerekli her türlü önlem alınmalıdır. Kazaların en fazla kaydedildiği yaz günleri, açık havalarda ve düz yollarda sürücülere genel ve yerel radyo ya da TV ler’ den uyarıcı yayınlar yapılmalıdır. Bu dönemlerde bunaltıcı sıcakların sürücülerin ruh sağlığı üzerine etkileri de dikkate alınarak, otomobillerde uzun yolculuk yapanları takip amacıyla (hız, gerekli dinlenme...) tıpkı şehirler arası yolcu otobüslerine benzer takoğrafik uygulamalar getirilmelidir. Şehir içi yollarda sürücülerin mutlaka hız sınırına uyulması sağlanmalıdır.

Tüm bu önlemler ile sağlanacak yol ve trafik güvenliği başta mal ve can kaybını önleme de –en azından azaltmada- önemli etkileri olacaktır.

Kaynaklar

1. Emniyet Müdürlüğü (EM) 2003, “Samsun İl Emniyet Müdürlüğü verileri”,
Samsun KGM 2003, Karayolları Genel Müdürlüğü 2000 yılı trafik kazaları özeti,
http://www.kgm.gov.tr/
2. Nişancı A. 1989, “Orta Karadeniz Bölümünde Mevsimlik Hava Tipleri
Bakımından Önemli Devreler”. Coğ. Araştırmaları, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih
Yüksek Kurumu, Coğ. Bilim ve Uygulama Kolu. 1,: 69-84.
3. Nişancı, A. 2002 “Türkiye İkliminin Temel Ögeleri” Prof.Dr. Sırrı Erinç Anısına
Klimatoloji Çalıştayı-2002, İzmir (1-8).
4. Tümertekin, E. 1987, Ulaşım Coğrafyası, İstanbul Üniv. Yay. No: 2053, İstanbul.


Ekim 2003 Cilt:11 No:2 Kastamonu Eğitim Dergisi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder