7 Temmuz 2006 Cuma

Bafra Deyince Akla....



Varolabilecek en ağır sigaralardan.

Samsun'un bir ilçesi.

Bafra, Çarşamba gibi 1 ovanın adı, Kızılırmak'ın deltasıydı galiba...

Pek çok ilden daha büyük olan ilçelerimizden birisi.. Yaşanılabilitesi düşük bir mekan...

20 senemi geçirdiğim, yaşanılılabilitesi küçük fakat sevimli şehir. En büyük caddesi gençlik caddesidir.

Emirefendi, Gazipaşa, Gaziosmanpaşa, Çilhane, Büyükcami, Altınyaprak, İsmetpaşa en büyük mahalleleridir.

Samsun’a yakınlığı sebebiyeti ile il olması gerektiği halde il olması mümkün değildir.

Dışarıya verdiği koku bakımından efsanevi olan sigara. Lakin artık bulunamamaktadır

Bu ilçenin 3. ligde kırmızı-siyah renklere sahip bir takımı vardı. Hiç unutmam bir keresinde parasızlıktan Türkiye kupasında bir deplasman maçına gidemeyip elenmişlerdi.

Pidesi, dondurması, Çetinkaya köprüsü ve cumhuriyet'in ilk halka açık yüzme havuzlarından biri ile meşhurdur. Havuzu, sadece erkekler kullanır. Ahalisi, pazar sabahları, meşhur pideden yaptırmak için fırınların yoğun mesai yapmasına neden olur.

Açık yüzme havuz olarak kullanılan eskiden pavyonvari bir mekandi. Güllü dansöz olarak sahneye çıkıyordu o zamanlar.

Bu meşhur havuz, son duyumlara göre, bir kaç yıldır, haftada bir gün de hanımlara mahsus hizmet vermektedir.

Türkiye’nin en büyük ovası.

Filtrelisinin kokusu Maltepe’den bile beter olan sigara. Eğer Bafra içilecekse filtresiz Bafra tercih edilmelidir.

Dondurması ve de özellikle pidesiyle tanınan Bafra ilçemiz son yıllarda ne yazık ki mafyasıyla tanınmaktadır. Nüfusu 150 bine dayanan ancak Samsun’a sadece 50 km uzaklıkta olduğu için il olma şansı olmayan bir ilçedir. Buna karşın hiç bir Bafra’ lı "Samsun’luyum" demez. Vakti zamanında bu şehirdeki araba sahibi vatandaşlar plakalarına 73 plaka il kodu yazmıştı. Ancak şu an 81 ile sahip olmamıza rağmen hala il olamamışlardır.

M.Ö. 521 yılında Finikeliler tarafından bulunan, ilk ismi Bafira olup zaman içinde Bafra adını alan delta ovası.

Batı girişinde cezaevi, doğu girişinde mezarlık olan yegene şehrimiz.

'I. Geleneksel Karpuz Festivali' tanımıyla birinci geleneksel ibaresini dilimize kazandıran ilçe.

Bilmem hala duruyor mu, bir ağaç vardı o kentte. En kalabalık ve gürültülü caddede. Ancak her şeye inat şarkılarıyla bastırırlardı o ağacın sayısını bilemediğim kuşları. Sanki oraya ait bile değillerdi. Bu manzarayı ilk gördüğümde ise uzunca bir süre bakakalmıştım... Güzeldi...

Samsun ile arasındaki tek toplu taşıma aracı ford-transit'tir.

Bir çok kuruma Kızılırmak ismi verilmiştir...

Belediye başkanı Şükrü NEİŞ soy ismiyle gönüllerde taht kurmuştur. Bir zamanlar meydanın ortasındaki karpuz maketi ilgi çekiciydi. Gerçekten medeniyetlerin beşiğidir. Medeniyet büyümüş beşikten kalkmıştır. Bu yüzden bu tabirin bir sakıncası yoktur. Aynı zamanda medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar olduğuna göre Bafra Ovası canavar yuvası da denilebilir.

En samimi dostlarımdan birinin büyüdüğü Samsun’un ilçelerinden biri. Burda yaşayanların en belirgin özellikleri düğmeleri açık gezmeleri ve "az bi dakka" gibi dumur edici sözleri olmasıdır.

Çoğunluğunu 11 yaşında takım elbise giymeye başlayan, yolda gördüğü uzun saçlı, uzun sakallı, renkli giyinen, siyah giyinen insanlara sövmeyi marifet sanan, "ne diğin la sen nası gonuşiğin" şeklinde konuşan insanların oluşturduğu yer.

Dondurmasıyla, pidesiyle,  lokumuyla, şırasıyla, turşusuyla, kuyu kebabıyla ve daha bilumum tadından yenmeyen super yiyeceğiyle veya mahsulüyle meşhur, sevimli bir ilçe.

1960larda ne kadar aristokrat ne kadar modern bir halka sahip olduğu anlatılırken gün olmuş devran dönmüş ve Bafra da yozlaşmaya ve betonlaşmaya kurban gitmistir.

Hala o eski aristokrat günlerinden izlerin görülebileceği, sokak aralarında yıkılmaya yüz tutmuş konakların insanın içini burktuğu, şimdilerde tuhaf bir yozlaşmaya teslim edilmiş şehir.

Karadeniz'in en büyük ilçesi. İkincisi fatsa'dır.

İmparatorluk zamanında 1876 harbinden sonra kırım'dan Bafra'ya çok sayıda Türk gelmiştir. daha sonraları çıkan Balkan ve I. Dünya Savaşları Türk halkının azalıp, fakirleşmesini, azınlık olmalarına rağmen Rum ve Ermenilerin iktisadi hayatı ellerine geçirip zenginleşmelerini sağlamıştır.

Bundan dolayı cesaretlenerek İngiliz ve Amerika’nın desteğiyle Rum Pontus İmparatorluğunu kurma hevesine kapılan  Ermeni ve Rumlar Mavri Mira Cemiyetini kurmuşlardır. Fakat 1919'da Milli Mücadelenin başlamasıyla bu amaçları gerçekleşmemiş, daha sonra batı Trakya'daki Türklerle değiştirilmişlerdir.

Bafra, Cumhuriyetin kurulmasından bu yana idari teşkilatta Samsun ilinin büyük bir ilçesi olarak yerini muhafaza etmiştir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder