5 Ağustos 2006 Cumartesi

Father Pierre Brunissen And Der Spiegel

Father Pierre Brunissen is deeply immersed in thought as
he bumps along in the night bus along the
Black Sea coast from Samsun to Trabzon in northern Turkey.

Rahip Pierre Brunissen, Karadeniz'in Samsun kentinden Trabzon'a giden gece otobüsünde düşüncelere dalmış bir şekilde seyahat ediyor. Tanrı'ya hizmet etmenin mutluluk vesilesi olduğu kesin. Rahip Pierre'nin kısa bir süre önce kilisesinde öldürülen meslektaşı Andrea Santora'ya vekalet etmesi gerekiyor. Mesaj vermek için, 250 Müslüman’ın arasında neredeyse bir avuç Hristiyan’ın yaşadığı Trabzon'dan daha neşeli kentler de var.

Rahibin kaldığı kasvetli evi terk edilmişliği yansıtıyor. Ziyaretçi odasında, Noel'den kalma plastik bir Noel ağacı tozlanmaya bırakılmış bir şekilde bekliyor. Öldürülen rahip için gönüllü bir halef şimdiye dek bulunabilmiş değil. Bu yüzden, ayda bir kez otobüsle Samsun'dan Trabzon'a 250 km yol giderek, her şeyin yolunda olup olmadığına bakmak görevi 75 yaşındaki rahip Pierre'ye verildi.

Katolik Santa–Maria Kilisesi, Kapüsen rahipleri tarafından 150 yıl önce kuruldu. Santora, Tanrı'nın evini restore ettirdi. Şubat ayının başında, kendisine iki kurşun isabet ettiğinde rahip, en arkadaki kilise sıralarından birinde diz çökmüş bir şekilde ibadet ediyordu. İlk kurşun ciğerine, ikincisiyse kalbine isabet etti.

Bugün, Santora'nın öldürülmesinden sonra ilk kez ayin yapılacak, ancak kilise çanları sessiz kalıyor. Rahip Pierre, "Burada çanlarla kimi çağırayım ki?" diye soruyor. Hristiyanlar zaten yüzde 99'u Müslüman olan Türkiye'de, göz yumulan küçük bir azınlık ve anlaşılan Katolik din adamı dikkat çekmemenin daha akıllıca olduğunu düşünüyor. Samsun'daki cemaatinin üyelerine de, kıyafetleri üzerinde haç gibi dini simgeler taşımamalarını önermiş.
(...)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder