5 Aralık 2006 Salı

Bafra'dan Padişaha Çekilen Telgraf

İzmir'in Yunanlılar tarafından işgali, ilçedeki Rumların iyice şımartmış, küstahlaşmıştır. Türk ahalinin büyük mitinginden sonra adilik ve barbarlıklarını artırdılar. Çünkü, en çok korktukları şey, Türk'ün birlik ve beraberlik içinde olmasıydı. Biliyorlardı ki, Türk insanı birleşince tarihin her devrinde görüldüğü gibi yeniden kükrerdi. Bu azmin kırılması lazımdı. Bunun tek yolu da onlara göre Müslüman-Türk ahaliye baskı yapmak, yıldırmak, bezdirmekten geçerdi.


"BAFRA 18 Mayıs 1335 / 31 Mayıs 1919

Yüce Padişah Huzuruna

Şevketmaap,
Osmanlı memleketinin önemli bir parçasının teşkil eden o mübarek İzmir'imizin Yunanlı tarafından keder verici işgali haberinin Vilson prensiplerine ve mütareke hükümleri ile devletler hukuku genel hükümlerine aykırı bulmak itibari ile, İslamları kalplerinde doğurduğu teessürlerin tarifi kabul değildir. Bu sebeple her suretle savunmanın meşruluğu ve devletler hukukuna tecavüzün, açık olan usulsüz ve haksızlığa karşı men ve kaldırılmasını icap ettiren, yapılan müessif müdahale üzerine zatan/ Basü Ba del mevte/ kat'iyyen imanları olan mü'min ahalinin, kurtarılmasına müheyya olmaları hususunda iradeyi şahanelerine muntazır bulundukları arz olunur.

Bafra İslam Ahali Adına Müftü Ahmet Ali
Ulemadan Ustazade Hasan Fehmi
Belediye Reisi Dursun,
Ulemadan Kolaylızade Hafız Nuri
Çıplak Zade Hulusi"


İstiklal savaşımızın önderi Gazi Mustafa Kemal, Karadeniz bölgesindeki çalışmaları sırasında bu konuyu tefarruatıyla tesbit etti. Ve Patrikhanenin haince çalışmalarıyla ilgili olarak 22 Ağustos 1919 tarihinde "GAYET MAHREM TUTULACAKTIR" mahreçli bir tamim yazıp, durumdan yetkilileri haberdar etti.

Tamim, özet halinde ve fakat gayet açık-seçik şekilde sinsi gayretlerle dikkati çekiyordu.Söz konusu tamim metni şöyle idi:

"Gayet mahrem tutulacaktır.
Erzurum 22.8.1919

TAMİM
Pek mevsuk, elde edilen malumata göre Rum Patrikhanesinde Mavri Mira isminde bir heyet teşekkül etmiştir. Bunun Reisi Patrik vekili Dreteos, azaları; Atenegoras, Enez Metropolitik, Yunan Kaymakamı Giritli Katekhakis, Katelopulos, Dipasimas, Ayinpa, Polimitis, Siyari isimdeki zevattır.

Heyet doğrudan Venizelos'tan talimat alıyordu, Rumların ve Yunan hükümetinin muaveneti naktiyesiyle pek azim bir sermayesi vardır.

Vazifesi Osmanlı vilayetleri dahilinde çeteler teşkil ve idare eylemek, mitingler ve propagandalar yapmaktır. Yunan Salibi ahmeri de bu Mavri Mira heyetine merbuttur. Vazifesi sureta muhacirlere bakmak gibi insani bir perde altında çete teşkilatı yapmak, tertibatı ihtilali ile izhar eylemektir. Bu suretle eczayi tıbbiye ve Levazımı sıhhıye namı altında silah, cephane ve teçhizat memaliki Osmaniye'yi ihlalidir. Hatta resmi muhacirin komisyonu da Mavri Mira heyetine tabidir.

İstanbul Patrikhanesi ve Yunan Konsoloshanesi silah ve cephane deposu halini almıştır. Ve hatta kiliseler ibadet yerinden ziyade askeri ambarlar gibi kullanılmaktadır.

Rum mekteplerinin evvelce, bizim yapıp ta tam şimdi sırasıyken maalesef terk ettiğimiz izci teşkilatları tamamen Mavri Mira heyeti tarafından idare olunmaktadır. İstanbul, Bursa, Bandırma , Kırk kilise, Tekirdağ ve mülhakatına izci teşkilatı itmam olunmuştur. İziler yalnız çocuklar değildir. 20 yaşını mütecaviz gençler de dahildir. Anadolu'da Samsun ve Trabzon ve cephane tevzi mahallidir. Müsait bir halde yelkenli Yunan sefinesi istasyon halinde cephane ve eslihayı hamilen mahallerde bulundurulacaktır. Ermeni hazırlığı da tamamen Rum hazırlığı gibidir.


Mustafa Kemal

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder