I. KEYKAVUS(1211-1220)
Keyhüsrev’in ölümü
üzerine, devlet erkanı, büyük oğul Keykavus’un tahta çıkarılmasına karar
verdiler. Keykavus, Kayseri’de tahta
çıkarıldı. Keykubat, amcası olan Erzurum
Meliki Tuğrulşah ve Ermeniler’in de yardımı ile bir ordu toplayarak Kayseri üzerine yürüdü
ve şehri kuşattı. Keykavus’un
adamları, önce kuşatmaya katılan Ermeni Kralı’nı, bazı vaadlerle kuşatmadan
çekilmeye ikna ettiler. Takiben,
Tuğrulşah ta kuvvetleri ile çekilip Erzurum’a döndü. Durumun ümitsizliğini gören Keykubat ta
Ankara’ya çekilerek burada savunma durumuna
geçti. Keykavus Kayseri’den
Konya’ya geçti. Burada yapılan cülus töreninde, halife
el-Nasır Lidinillah’ın temsilcileri ile birlikte, Laskaris’in elçisi de
bulunuyordu. Elçinin getirmiş olduğu, Laskaris’in
tekrar anlaşma talebi, Keykavus tarafından kabul edildi. Keykubat’ın Ankara’daki hazırlıkları kendisi
için tehlike teşkil ediyordu. Ankara,
uzun süre kuşatma altında kaldıktan sonra, Keykubat, kardeşi ile anlaşarak,
kendi hayatı ve halka
bir zarar vermemesi koşuluyla, şehri Keykavus’a
teslim etti (1212-1213).
Keykavus, saltanat mücadelesini kazandıktan sonra,
genç ve dinamik bir hükümdar olarak, devlete hakim oldu. Kıbrıs Lusignan Kralı ile bir anlaşma
yapılarak, serbest ticaret kolaylaştırıldı (1213). Venediklilerle de bezer bir anlaşma
imzalandı. Selçuklular’ın
Akdeniz’e çıkışı olan Antalya’da, işler böylece düzenlendikten sonra, sıra
Karadeniz kapısı olan Samsun ve Sinop’a geldi.
Bu bölge İznik Laskarisleri ile Trabzon Komnenosları arasında bir çatışma
alanı idi ve asayişin bozulması ticareti kötü etkiliyordu. Bunun üzerine Keykavus Sinop seferine çıktı,
muhasaraya dayanamayan şehir teslim olarak Selçuklu tabiiyetine girdi (1214). Böylece, ilk defa Karatekin tarafından
fethedilen Sinop, tekrar Türk hakimiyetine girdi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder